17.12.2022 Cumartesi

CİNSEL TERAPİ NEDİR?

Birçok psikolojik hastalıkta olduğu gibi, psikoloğun dinlemesi üzerine kurulu olan cinsel terapi seansları, özgüven kaybı, libido problemleri,




Cinsel Terapi Nedir?

Birçok psikolojik hastalıkta olduğu gibi, psikoloğun dinlemesi üzerine kurulu olan cinsel terapi seansları, özgüven kaybı, libido problemleri, orgazm ile ilgili sorunlar gibi konularda bireylere yardımcı olmaya çalışılan bir terapi şeklidir. Psikolog ile konuşarak, karşılıklı diyalogda, paylaşımda bulunarak, cinsellik ile ilgili olan rahatsızlıklar giderilmeye çalışılır. 5 seans ile 20 seans arasında devam eden tedavi uzman klinik psikologlar aracılığı ile gerçekleştirilir. Seanslar sonrasında çiftlere okumaları için kitaplar önerilebilir, sağlıklı ilişki kurmaları için egzersizler veya ödevler verilebilir. Ayrıca rahatsızlık duyulan cinsel bozukluk duygusal kaynaklı da olabileceğinden bazı psikolojik testlerinde yapılması mümkündür. Eğer var olan problem fiziksel bir durumdan kaynaklı ise psikolog bireyi farklı branşlara yönlendirip tedavi görmesini sağlayabilmektedir.

 

Cinsel Terapi Bireylere Nasıl Bir Fayda Sağlar?

Cinsel yaşam, toplumda büyük bir önem taşıyan, neslin devam etmesi için üremenin yapılmasına vesile olan bir olgudur. Bu olguyu sekteye uğratacak psikolojik veya fiziksel herhangi bir problem mutlaka tedavi edilmelidir. Cinsel birleşme esnasında sorun yaşayan çiftlerde özgüven eksikliği, orgazm olamama veya erken boşalma gibi durumlarda meydana gelebilmektedir. Bu durumlar kişilerin cinsel hayatı kadar sosyal yaşantılarını da etkilemektedir. Bu sayede kişiler mutsuz, keyifsiz ve depresyonda hissedebilmektedir.

 

Bireyler kendi iç huzurlarını veya çiftler aralarındaki diyaloğu cinsellik ile pekiştirir. Cinsel yaşam çiftleri birbirlerine yakınlaştırır ve şehvetle birlikte aralarında bir uyum oluşur. Bu yüzden cinsel yaşantılarında problemler yaşayan çiftlerde huzursuzluklar, tartışmalar hatta ileri seviyede boşanmalar yaşanmaktadır.

 

Cinsel terapi kısa sürede tamamlanan ve büyük çoğunlukla başarıya ulaşılan bir tedavi şeklidir. Bu sebebi ile kısa zamanda çözüme ulaştığı için birçok kişi için hem tercih sebebi hem faydalı olmuştur. Cinsel yaşamla ilgili sorunlar genel olarak arkasında başka bir nedenin yattığı hastalıklardır. Bu yüzden seanslar başladığında ilk zamanlarda bu sebebin ne olduğunu araştırılır ve bulunur. Daha sonrasında asıl sebebin üzerine gidilerek problem tamamen çözülmeye odaklanılır.

 

Fiziksel hastalıklar, stres, kaygı, özgüven eksikliği, depresyon, ilaç kullanımı, alkol, uyuşturucu madde bağımlılığı gibi durumlar cinsel yaşamda problemlere yol açmaktadır. Hayatınızın yönetebildiğiniz kısmında stresi ve kaygıyı en az seviyeye indirerek, düzenli ve planlı bir cinsel yaşama sahip olmak kişileri problemlerin bir kısmından uzaklaştırabilir. Alkol ve uyuşturucu maddeler birçok hastalığın en temel sebeplerinden bir tanesidir. Öncelikle kendiniz için sonrasında ise partneriniz için alkol ve uyuşturucu herhangi bir maddeden uzak durmalı, sağlığınızı tehlikeye atmamalısınız.

 

Her 10 erkekten 4 tanesinde penis sertliği ve sert kalabilme konusunda problemler yaşanmaktadır. Bunun sebebi fiziksel yada psikolojik olabilmektedir. Cinsel terapi ile penis sertleşmesi problemi çözülebilmektedir ve terapiye çiftler birlikte katılmalıdır. Eşinden veya sevgilisinden destek gören erkek tarafı kendini daha rahat hissedeceği için çözüm daha hızlı gerçekleşebilmektedir. Genel olarak stres kaynaklı oluşan sertleşme problemleri terapiye çift olarak katılmak hem utanç duygusunu yenecek hem stres durumu kontrol altına alınabilecektir. Erkeklerin tek başlarına katıldıkları cinsel terapi seanslarında başarı oranı çift olarak katılım sağlandığı durumlara göre daha fazladır. Erkeklerde görülen bir diğer problem ise erken boşalmadır. Erken boşalma da bireyler, durumu kendileri yönetemez ve boşalmaya engel olamazlar. Erken boşalma probleminde toplumda konuşulanın aksine belirli bir süre yoktur. Kişiler kendilerini bu durumdan rahatsız hissettiklerinde psikoloğa başvurabilir. Tedavisi ortalama 3 ay kadar sürmektedir ve erken boşalmanın da tedavisi cinsel terapidir.

 

Cinsel terapiye yalnızca erkeklerin ihtiyacı yoktur. Kadınlarda stres, kaygı, depresyon gibi durumlardan kaynaklı olarak cinsel problemler yaşamaktadır. Bu sebeple çiftlerin cinsel yaşamları ile ilgili sık sık birbirleri ile paylaşımda bulunmaları, açık iletişim kurmaları ve birbirlerinden utanmamaları gerekmektedir. Utanç duygusu çiftleri daha fazla stres altında hissettirdiği için problemler daha çok büyüyebilmektedir. Kadınlarda stres ve kaygı kaynaklı olarak vajinismus hastalığı görülmektedir. Bu gibi hastalıkların tedavisinde bireylere öncelikle kaygının nasıl kontrol altına alınabileceği öğretilmelidir. Vajinismus ile birlikte kadınlarda ki gerginlik cinsel birleşme sırasında kadının çok fazla ağrı, acı çekmesine ve cinsellikten korkmasına yol açmaktadır.  İleri seviyelerde kadınlar partnerleri ile cinsel birleşme yaşayamayacak kadar ağrı çeker. Bu ağrı ve acı korkuya yol açtığı için kişiler her birleşmede acı çekeceğini düşünerek koşullanmaya başlar. Yaklaşık olarak 10-15 seans kadınlarda vajinismus hastalığını yenmelerine imkan vermektedir.

 

Cinsel birleşmeyi orgazma taşımak o birleşmenin sağlıklı bir birleşim olduğu anlamına gelmektedir. Orgazm olamamak bir problemdir ve bu problemin partnerden gizlenmemesi gerekmektedir. Gizlenmesi, orgazm konusunda yalan konuşulması bu hastalığı çok daha fazla büyüteceğinden ve cinsel hayatı olumsuzluğa sürükleyeceği için doğurduğu problemler çok daha büyük olmaktadır. Cinsel terapi sayesinde orgazm olamamak hakkında da tedavi olunabilmekte ve sonuç hızlıca alınabilmektedir.

 

Cinsel Terapi İle Tedavi Edildikten Sonra Hastalık Tekrar Eder Mi?

Cinsel terapi ile ilgili en çok merak edilen şeylerden bir tanesi hastalığın tedavisinden sonra tekrar hastalığa yakalanma ihtimalidir. Her ne kadar tedavi kısa da sürse kişiler tekrardan tedavi sürecini veya cinsel yaşamda başarısızlık yaşamak istemiyor. Eğer ki tedavi yarıda bırakılır, düzenli olarak terapi seanslarına katılım sağlanmaz ise hastalığın tekrar etme ihtimali oluşmaktadır. Terapiye bir süre ara verip tekrar başlandığı zaman tedavi süresi uzamaktadır. Motivasyon kaybı tedavi süresini uzatmaktadır. Ama seanslar düzenli olarak tamamlandıktan sonra hastalığın tekrarlama durumu çok nadir yaşanmaktadır.

EN ÇOK OKUNAN MAKALELERİMİZ

ÇOCUKLARDA OKUL KORKUSU

TOKSİK İLİŞKİ NASIL YÖNETİLİR?

ŞİDDETİN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

PSİKOLOG TERCİHİ NEYE GÖRE YAPILIR?

 

 

BAKIRKÖY AİLE TERAPİSİ



Benzer İçerikler